Tavuk mu Yumurtadan, Yumurta mı Tavuktan ?

Bir soruyla başlamak istiyorum.

Biz mesela marketlerde neden aşağıdaki gibi değişik ya da farklı, eğlenceli ambalajlarla karşılaşamıyoruz?

Ne bileyim mesela şu “muz” ya da “çilek” gibi görünen kutu sütlerden siz olsanız almaz mısınız? Hiç mi içinizde satın almayı dürten bir his oluşturmuyor?

Ya da ne bileyim, şu yukarıdaki makarna paketi hiç mi dikkatinizi çekmez? Bir kere bile alıp denemez misiniz?

Kadınlar eğlenceli erkekleri seviyor da eğlenceli ambalajları ya da ürünleri sevmezler mi 🙂

Bu ve bunun gibi pek çok soru var kafamda.

Bir yandan da bunlar konunun detay soruları. Asıl sormak istediğim soru şu?

Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan çıkar?

Ya da şöyle sorup konu ile bağdaştırayım:

Tüketici farklı tasarım istemediği için mi ürünler ufak değişiklikler olsa da neredeyse 30 – 40 yıldır aynı ambalajda?

Yoksa üreticiler yeni tasarım yapmadıkları, yeni bir şey denemedikleri için mi tüketiciler aynı tasarımlara on yıllarca mecbur kalıyor?

Zaman zaman müşteri adaylarımızla görüşmeler yapıyoruz. Benim gördüğüm kadarıyla üreticiler yeni tasarımlar denemekte çok çekingen davranıyorlar. Bazılarının savunması şöyle: “Artık ürünlerin ömürleri, yaşam döngüleri çok kısaldı. Yeni bir şey denemek için zaman – karlılık yeterli değil. “

Bazıları sadece paketin içindekine odaklı. Ürünleri neyin içinde tüketiciye sunuluyor çok da ilgilenmiyorlar. Konu tamamen kutucu – poşetçi- şişeci- kağıtçı vb. sıfatlarla andıkları insanların vizyon, bilgi ya da bakış açılarına emanet.

Hemen hemen her mecrada big data, müşteri segmentasyonu, kişiye özel ürün – hizmet vb. kavramlar farklı biçimlerde karşımıza çıkıyor. Ancak sadece lafta.. Konuyu özümseyip, kendi iş süreçlerine indirgeyen de pek yok gibi.

Bunu sadece ürün ambalajı olarak görmeyin. Hizmet aldığımız üreticilerde de bu konuda pek çaba yok.

Demeye çalıştığım özetle şu: bizim ticaret dünyamızda ciddi bir endüstriyel tasarım sorunu var.

Hizmet sürecini tasarlama, web sitesini tasarlama, ürün tasarlama, ambalaj tasarlama meseleleri kısıtlı bir çevre dışında pek de heyecan uyandırmıyor.

Oysa dünyanın “Global Bir Köy” olduğu, kitapların Amazon’dan t-shirtlerin Alibaba’dan geldiği, dropshiping ile nereden bile geldiğinin belli olmadığı ve hatta giderek ürün ve hizmetlerin aynılaştığı bir ortamda hizmeti ya da ürünü sunuş biçimi belki 1000 kere daha önemli hale gelmedi mi sizce de?

 

 

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Facebook

LinkedId